Neden Kötü Hissederiz | İyi Hissetmek | D.r David D. Burns | Olumsuz Düşünceler - Siyah Ekran | Dergi

Neden Kötü Hissederiz | İyi Hissetmek | D.r David D. Burns | Olumsuz Düşünceler

 


Tevrat'ta şu cümleyi görebilirsiniz. "(…) Çünkü içinden nasıl düşünürse kendisi öyledir (…)" (Süleyman'ın Meselleri, 23:7). Shakespeare bile "iyi ve kötü diye bir şey yoktur, düşünce onu öyle yapar" dediğinde benzer bir fikri ifade ediyordu (Hamlet, Oyun 2, Sahne 2).


Neden Kötü Hissediyorum ?



Aslında, duygularınız genellikle, hayatınızda olanlardan çok nasıl düşündüğünüz ile ilgilidir.


Hayatımızın tamamını şekillendiren güzele ve çirkine karar veren düşüncelerimizdir. Kimine göre dünyanın en güzel şehri İstanbul iken bir başkası için İstanbul, hiç de güzel bir şehir olmayabilir. Aynı şehri güzel ve çirkin bulan bu iki kişi, aynı duygulara ev sahipliği yapmazlar. Şehri güzel bulan birinci kişi, güzel hisler içindedir çünkü düşünceleri duygularını, duyguları da mutluluğunu etkiler. Şehri çirkin bulan diğer kişi ise olumsuz düşünceleri eşliğinde "bu şehirde kuşlar bile çirkin ötüyor" fikrine sahip olabilir. Böylece gerçek olmayan çarpıtılmış düşünceleri, duygularını da etkiler. Bunlar, neden kötü hissediyorum sorusunun temellerini oluşturur. Aslında duygusal bir bozukluk hissi içinde değilizdir. Sahip olduğumuz her kötü his, çarpıtılmış olumsuz düşüncelerimizin bir sonucudur.





Neredeyse her depresif kişi, mantıksızca, kendisinin ümitsiz olan özel bir vaka olduğuna inanır.


Depresyondayken, kendimizi ve başkalarını aslı olmayan şeylere inandırma yeteneğine fazlasıyla sahip oluruz. "İyi bir insan değilim" fikrinde ısrarcı olan kişi, yaptığı hataların yalnızca kendine özgü olduğunu düşünür. İyi bir insan olmak için çabalamak, onun için yersizdir. Çünkü kendisini öyle inandırmıştır ki artık asla iyi bir insan olamayacağı düşüncesi, onun gözünde kesinleşmiştir. Zihnimizdeki gerçek olmayan bu çarpık fikirlerin farkına varmak, kendimizi iyi hissetmek adına atabileceğimiz adımların ilkidir. Böylece kötü fikirleri başımızdan savabilmek, kolaylaşacak ve isabet kazanacaktır. 


Çarpıtılmış Düşünceler


1. Hep ya da Hiç

Bu çarpıtma, kişisel özelliklerinizi siyah ya da beyaz gibi uç noktalarda görmeniz demektir. Bu fikirde olan bir öğrenci, sınav notu olarak tam not (100) alamayınca "işe yaramazın tekiyim" sonucuna erişebilir. Bu düşünce mükemmeliyetçiliğin temelini oluşturur. Bu ilke gereği hata yapmak, tahammül edilemez bulunur. Olayları bu şekilde değerlendirmek tamamen gerçek dışıdır; çünkü hiç kimse bütünüyle zeki ya da aptal değildir. Eğer mükemmel olma fikrinde ısrar edilirse tekerrür eden bu bunalım döngüsünden kurtulmanız kaçınılmaz olur; çünkü, yaptığınız hiçbir şey abartılmış beklentilerinizi karşılayamaz. Her şeyin siyah-beyaz olarak göründüğü bu ilkede "gri" tonları bulunmaz.





2. Aşırı Genelleme

 Başınıza bir şey geldiğinde tekrar tekrar yineleneceği sonucudur. Arabasının camında kuş pisliği gören biri "Kuşlar hep benim camımı buluyor" deyip genelleme yapar. Oysa son yirmi yılda yaptığı seyahatlerde, bu durum dışında arabasına hiç kuş pislemediği tespit edilir.


3.Zihinsel Filtre

Bir olaydaki olumsuz bir ayrıntının üzerinde odaklanarak bütün olayın olumsuzmuş gibi algılanmasıdır. 100 sorudan 17'sini kaçırmış biri, üniversiteyi bitiremeyeceğine karar verir. Bu durum, kişinin sadece olumsuza odaklanmasıyla ilgilidir. Oysa 100 sorudan 83'ünü doğru yaptığını görebilse umutsuzluk kaybolacaktır. Depresif ruh halindeyken birey, olumlu olan her şeyi filtreler. Böylece her şeyin olumsuz olduğuna karar verir.


4. Olumluyu Geçersiz Kılma

Ortaçağ simyacıları, metalleri altına çevirmeyi başarmışlardı. Depresyondaysanız, tam tersini yapma becerisini geliştirmiş olabilirsiniz. Bunun basit bir örneği, övgülere karşı verilen otomatik tepkilerdir. Biri görünüşünüzü ya da işinizi övdüğünde "Aslında sadece kibar olmaya çalışıyor" diyebilirsiniz. "Gerçekten hiç önemli bir şey değil" dersiniz. Eğer her güzel şeyin üstüne kara bir çarşaf örterseniz, hayat tabii ki size hep "karanlık ve soğuk" görünecektir.




5.Sonuçlara Atlama

a.)Zihin Okuma

Başka insanların sizi aşağıladığını varsayar buna da ikna olursunuz ki araştırma gereği bile duymazsınız. Yolda yanınızdan bir arkadaşınız geçiyor ve "Merhaba!" demiyor; çünkü derin düşüncelere dalmış olduğundan sizi fark etmiyor bile. Zihin okuma fikri içinde olan biri "Beni görmezden geliyor, belki de artık beni sevmiyor" şeklinde düşünür.

b.)Falcılık

Kötü bir şey olacağını düşünüp gerçekçi olmamasına rağmen bu tahmini doğru kabul edersiniz. Bu, elinizde sadece acı bir haber veren sihirli bir kürenizin olmasına benzer. "Yarın yapacağım sunumda kesin heyecan yapıp konuşamayacağım" fikri, gerçekleşmemiş bu duruma o kadar gerçekçi gözlerle bakar ki yarın yapacağı sunumda hata yapmaması kaçınılmazlaşır.


6.Büyültme ve Küçültme

Genellikle kendi hatalarınıza, korkularınıza ya da kusurlarınıza bakıp çok önemliymiş gibi büyütürsünüz. Yıl sonu etkinliği olarak sahnede yabancı dilde şarkı söyleyen bir öğrenci düşünün, şarkının küçük bir kısmını yanlış telaffuz eden bu öğrenci " Eyvah! Kesin rezil oldum, herkes bana gülecek" düşüncesine girer, oysa onu dinleyenler arasında neredeyse kimse bu yanlışın farkında değildir. Hataların büyütülmesi yanında başarılarınıza baktığınızda ise tam tersini yaparsınız. Futbol maçında iyi kurtarışlar sergileyip övgüler hak eden bir kişi, başarılarını küçültür ve yetersizlik düşüncesinden kurtulamaz. 


7.Duygusal Karar Verme

 Duygulara göre mantık yürütme bu başlığın özetidir. Bir diğer yan etkisi de ertelemektir. Sinirli hissettiğiniz bir zaman diliminde verdiğiniz bir karar, sakince düşününce size çok mantıksız görünür ya da mutlaka yetiştirmeniz gereken bir ödevi yalnızca "mutsuz" olmak gerekçesiyle ertelersiniz. Ertelenen sorumluluklar yığınlara dönüşünce de kişi, işi asla başaramayacağı düşüncesine kapılır.




8.Etiketleme 

 Birey olarak siz, yaptığınız tek bir şey ile ölçülemezsiniz... Hatalardan yalnız birine odaklanıp tamamen olumsuza dalmayı ifade eder. Genellemenin aşırı halidir. Zaman zaman hırçın görünen birine "geçimsiz" demek bu başlık altında incelenir. Rejim yapan  bir kadın, bir kap dondurma yediğinde "Ben bir domuzum!" diye düşünür. Bu düşünceler onu o kadar sarar ki koca bir kutu dondurmayı bitiriverir. Kendisini bu iş üzerinden etiketleyen kadın "Asla irademe sahip çıkamıyorum!" fikriyle rejiminden vazgeçer.


10.Kişiselleştirme

 Kendinizi, aslında başlıca sorumlusu olmadığınız olumsuz bir olayın nedeni olarak görürsünüz. Bu çarpıtma, suçluluk duygusunun anasıdır. "Bugün çok çirkinim, hava da bu yüzden kapalı" fikri durumu somutlamaya yardımcı bir örnektir. "Sınıf ter kokuyor, açın camları!" şeklindeki bir uyarıyı direkt kendi üzerine alır, oysa sınıf 100 kişidir.





D.r David D. Burns'un "İyi Hissetmek" kitabı katkılarıyla...


Kendimi Çirkin Hissediyorum Okumak İçin Tıklayınız...


Sanal Dünya Psikolojisi Okumak İçin Tıklayınız...




Yorum Gönder

40 Yorumlar


  1. Güzel bir kaynaktan faydalı bilgiler aktarmışsınız Mustafa Bey. Emeğinize, yüreğinize sağlık

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Burada olmanız sevindirici, sizlere de sağlık.

      Sil
  2. Bu yazının çoğu yeri beni anlatıyor. Hiç işime gelmedi :D
    "Neredeyse her depresif kişi, mantıksızca, kendisinin ümitsiz olan özel bir vaka olduğuna inanır." Bu benim mesela tamamen :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İlk kural, kabul etmektir. Testi başarıyla tamamladınız. Tebrikler... Kitabı okurken kendimizi görmek, biraz ürkütücü farkındayım ama bilinç seviyemizin açılması ile yükseklerden bakmayı öğreniyoruz.

      Sil
  3. Yanıtlar
    1. Dediniz ve noktayı koydunuz, sağ olun eksik olmayın.

      Sil
  4. Yanıtlar
    1. Farkında olmasa da vardır, tabi bu varlık tartışılır.

      Sil
  5. Emeğinize sağlık, bilgilendirici bir yazı..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Köprü olup size ulaşabilmek de güzel, sağ olun.

      Sil
  6. Merhabalar.
    Yazınızı okudum. Çözdüğüm yerler oldu, çözemediğim yerler oldu. Çünkü bende de aynı sorunlar var. Ben işin başlangıcında da böyle karamsar ve hep kötü mü düşünürdüm, bu konuda bir türlü kanaat oluşturamadım. Ama öyle değildim sanıyorum. Ancak yaşamın içinde hiç kötü şeyler düşünmediğim halde, hep kötü şeylerle karşılaştım. Kötü şeylerle karşılaştıktan sonra da her şey hakkında hep kötü düşünür hale geldim. Benim de acilen bir psikiyatri polikliniğine gitmem gerektiğine karar verdim. Çünkü durum hiç iyiye gitmiyor ve ben bu kötü düşüncelerden bir türlü kurtulamıyorum. Bu nedenle kaç yıldır direksiyon başına geçip araç sürmedim.
    Yazınızdan çok istifa ettim. Kaleminize, emeğinize ve yüreğinize sağlık ve mutluluklar dilerim. Selam ve saygılarımla.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Otomatik düşünceler, sizin farkında olmadan ürettiğiniz fikirleri oluşturuyor. Bunların farkına varmak ile bu düşüncelerden kurtulmanız olası hale geliyor. Kendinizi iyi hissedecekseniz, uzun uzun konuşabiliriz.

      Sil
  7. Hepsinden bir parça var ama gözüme batacak kadar değil.
    Tabi bu durum bu tür olumsuzlukları aştığım için mi böyle, yoksa sevgili gururum kendine toz kondurmuyor mu, orası tartışılır. :) Çok faydalı bir paylaşım olmuş.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Uzaktan bakmak her zaman için daha kolay. Örneğin çok sinirli bir insana sakin ol, demesi kolaydır ama sinirliyken sakin olmak o kadar da kolay değildir. Yukarıdaki maddeler, yalnızca bilinci aymak için yazılmış...
      İyi hissetmenize sevindim, daim olsun :)

      Sil
  8. Emeğinize sağlık, dediğiniz gibi kendimden bazı parçalar buldum yazınızda. Biliyorum, son zamanlarda yaşadıklarım benim elimde olmayan, pandeminin getirdiği şeylerdi yine de çevremdekilerin hayatının bundan etkilenmemiş olduğunu görmek beni yetersiz hissettiriyordu. Ayrıca yakınmalarımla ailemi de üzüyordum (anlayışlı bir ailem olduğu için şanslıyım, isyanlarımı anlayışla karşıladılar) Bu yüzden geçen hafta itibarıyla olumsuz düşüncelerime son verme kararı aldım. Şimdilik iyi gittiğimi söyleyeilirim 😊

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok güzel... Sizi gerçekten samimi buluyorum çünkü söyledikleriniz herkesin söyleyebileklerini oluşturmuyor. Böylece fikrinizin azizliğinden dolayı başarılı olabileceğinize inanıyorum.

      Sil
  9. Ah bu düşünceler... :)

    YanıtlaSil
  10. '...çünkü, yaptığınız hiçbir şey abartılmış beklentilerinizi karşılayamaz.' tüm kargaşanın cevabı gibi. Güzel bir paylaşım olmuş.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Burns gayet kaliteli bir insan. Onun adına teşekkürler.

      Sil
  11. Çok güzel bir kitabı ele almışsınız ^_^ Emeğinize sağlık

    YanıtlaSil
  12. Bu ikinci paylaşımınızdı okuduğum. İkisinin de konusu çok iyiydi. Ağır depresyon hikâyesi yaşamış biri olarak uzun süre yardım aldım. Halen de kendimi hep kontrolde tutarım. Bir kere hastalanmayın... Depresyonun akıntısına karşı yüzemiyorsunuz :( Düşünce yapısını değiştirmek hiç de kolay bir şey değil. Mutsuzluk çocuklukta dayatılmış ben ve kardeşlerime.
    Bahanelere sarılmak boştur. İnsanın yapısında duygusallık varsa bu rahatsızlık yerden yere vurur. Çocuklukta yaşadıklarımızın her kardeşimdeki etkisi değişik oldu. Yaşadığım zorluklar ise benim kendi değerimi fark etmeme vesile oldu.
    Emeğine sağlık oğlum.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. "Oğlum" ile biten yorumunuz bana inanılmaz bir istek ve heyecan verdi. Sanki çok önemli bir iş başarmışım duygusunu buldum. Eksik olmayınız. Fikirleri değiştirmenin kolay olmadığını biliyorum ama yine de otomatik fikirlerin farkına varan birey, bu olumsuzlukları gidermek adına girişeceği eylemin ilk adımını atmış olur. İsterdim ki kendimin daha fazla farkında olabileyim. Farkına varabilmek adına hem yazıyor hem de paylaşıyorum.

      Sil

  13. Berpikir negatif membuat hidup jadi loyo, tak bersemangat. Hanya membuang energi. Selamat pagi dari Indonesia, teman-teman di Turki sana.

    YanıtlaSil
  14. paylaştığın için teşekkürler. Bu yazıyı okumak zihnimi açtı. Dürüst olmak gerekirse çocukluğumdan beri kendime hiç güvenmedim çünkü etrafımdaki insanlar annemin güzel beyaz olduğunu, beyaz olan ağabeyimin de öyle olduğunu ve sadece koyu tenli olduğumu söylediler. Güzel olmadığımı hissediyorum ve şu ana kadar olmaya devam ediyor. Hahaha.. ama bunun yerine olduğu gibi görünmeye çalıştığım ve ağzımdan çıkan kelimelerle başkalarını incitmemeyi öğrendiğim için minnettarım. Depresyona girmemem için kitap okumayı, çizim yapmayı ya da bir şeyleri kaçış olarak yapmayı seviyorum.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Naia Djunaedi,

      Saya memiliki simpati yang besar untuk Anda. Saya pikir orang-orang dari negeri yang jauh lebih simpatik kepada saya. Salah satu penyair Turki berkata: "Terlihat seperti dirimu atau menjadi seperti yang terlihat", kamu melakukannya juga. Saya berharap dia melakukan pekerjaan terjemahannya dengan baik. Terima kasih para bintang.

      Sil
    2. Endişelenmenize gerek yok, BING çevirmenine güvendiğim için yazdığınız makalenin tamamını okudum. Elhamdülillah'ı kendi dilimde anlamak çok kolay. Tanrı'nın izniyle yazılarınızı azar azar okuyacağım, çünkü yazdıklarınızın ruhumu uyandırabileceğini hissediyorum, çünkü çok kolay depresyondayım.

      Sil
  15. Heyy. Bu yazıda anlatılan kişi benim :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yaşamdan Yazılar,

      Birçok madde var, hepsi mi?

      Sil
  16. Mustafa Bey, yazıyı ve yorumların da bir kısmını okudum:) Sanırım okuyan herkes burda anlatılan benim diyecektir, aynen benim gibi:) Ben kendim hata yapmayı hiç kabullenemiyorum ama söz konusu arkadaşlarım, çevrem olunca hiç kınamam, insan hata yapar neticede değil mi? Recep Bey gibi ben de yaşadığım olumsuzluklar yüzünden kaç zamandır direksiyon başına geçemiyorum:( Burda bir sorum olacak, sürekli eleştirilmek insanın daha fazla hata yapmasına neden olmaz mı? Insanlar bunu bilerek yada bilmeyerek yapıyor, sonra da "hiç eleştiri kabul etmiyorsun" diye bir bakış açısı ne kadar doğrudur? Çok güzel bilgiler, teşekkürler:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Gülten Çapkın,

      Sorunuzu yanıtlamadan önce bilmenizi isterim ki konunun uzmanı değilim. Ne yazacaksam fikirlerim doğrultusunda yazacağım. Sürekli eleştirilmek aslında insanı hata yapmaya sürüklemez ama eleştiriyi bizim alma şeklimiz, bu durumu sürekli hata yapmaya yöneltiyor. Eleştiri, olumlu/olumsuz alanda yapılır. Eleştiri hata getirir anlayışı ile hayata bakanlar, her iş sonrası acaba ne derler düşüncesiyle yaşadığı için hata yapması kaçınılmaz olur. Hülasa biz, diğer insanları kolayca susturamayız çünkü herkes derin incelikler peşinde değildir. Hal bu ise işe kendimizden başlamalıyız. Henüz gerçekleşmemiş varsayımlarımızı susturmamız (acaba ne derler?) insanları susturma çabamızdan daha isabetli olacaktır.

      Sil
  17. Dr. David Burns'un kitabı iyiymiş. Aktardığınız için elinize sağlık. Keşke hep iyi hissetsek ama olmuyor. Ben, şahsen beklediğim bir şey olmayınca, umut ettiğim bir şey yani, önemli bir şey ama öyle basit bir şey değil (örneğin hikayelerimin dizi olması gibi) çok kötü hissediyorum. Çünkü emeklerimin boşa gittiğini görmek acı veriyor.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bücürükveben,

      Umut edilenin gerçekleşmiyor olması muhakkak heves kırıcı, nihayetinde ulaşmak istediğimiz hedef doğrultusunda çaba gösteriyoruz. Olumsuz sonuç karşısında da "boşa mı çektim kürekleri" fikrine kapılıyoruz. Bu, son derece gerçekçi ve olağan bir durum. Yine de her ne olursa olsun, düşünceyi güzelleştirmek adına düşünce kontrolüne sahip olmak, insanın dik durmasını sağlıyor. Dik duran insan da her koşulda sağlıklı olarak düşünebiliyor.

      Sil
  18. Mavi Gören Kız19 Ekim 2021 16:34

    Yazınızın ufak tefek yerlerinde (hatta fazlaca yerinde) kendimi gördüm. Çok etkileyici bir yazı olmuş Mustafa Bey. Ellerinize sağlık.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Mavi Gören Kız,

      Umarım ortalıktan kaybolmamışsınızdır. Size teşekkür etmek amaçlı sitenize uğramak istiyordum ama sizi bulamıyorum.

      Sil
    2. Mavi Gören Kız21 Ekim 2021 21:27

      Bir sitem bulunmuyor malesef. Bulamamanız normal.

      Sil
  19. Olá, apesar de falar uma linguagem muito diferete eu espero que me entenda.
    Gostei muito do seu blog e já estou seguido o seu blog. Espero que você se junte a nós seguindo meu blog também.
    Agradeço pela sua visita em meu espaço!
    Aqui eu li parte da história do senhor de 75 anos, é uma bela história!
    Muito bom e lucrativo o seu blog.
    Será que podemos retribuir gentilezas (ajudas) no blog?
    Vai lá e segue meu blog!
    Amei estar aqui no seu espaço.
    Tenha um bom fim de semana.
    Saudações do Brasil.

    YanıtlaSil
  20. yıllar önce psikiyatristimin tavsiyesiyle okuduğum harika bir kendine yardım kitabıdır İyi hissetmek. pek çok kişinin okuyup iyi olmasına katkım da olmuştur..size de hatırlattığınız için tesekkürler.

    YanıtlaSil

Ne düşünüyorsunuz?